İlişkiler her zaman kolay değildir. Kusurlar yapılır ve yanlar kırılır. Ancak bazı durumlarda, bağlantıdaki ‘kötü kişi’ olabileceğimizin ve bunun gerçek bir baş belası olabileceğinin farkındayız. Aşağıda bu durumdan en sağlıklı şekilde nasıl çıkılacağına dair adımlar yer almaktadır. Unutmayın, kusurlarımızdan ders almak ve daha iyi bir insan olmak bir olgunluk göstergesidir.
Kaynak:https://www.vice.com/tr/article/3akkk…
Hiç kimse ilişkide “kötü insan” olduğunu kabul etmek istemez ama ilişkiler oldukça karmaşık ve güçlü olabilir.
İyi başlayan ilişkiler bir karmaşaya dönüşebilir ve sevdiğiniz kişi size oldukça küsebilir. Diğer zamanlarda, ilgi odağındaki berbat kişi sizsiniz ve diğer kişiyi incitiyorsunuz. Başa çıkılması gereken kötü insan olduğunuzu kabul etmek ne kadar zor olsa da, bunu fark ettiğinizde ilerlemek için atabileceğiniz adımlar var.
Duygusal kargaşa ve suçluluk, özellikle bir ilgi alanında “kötü insan” olduğunuzu anladığınızda, tüm niyetlerinizi doldurur.
Ancak tüm bu duygusal yoğunluğun ortasında, değerli olanın bu farkındalığı bir değişim aracı olarak kullanmak olduğu unutulmamalıdır. Unutmayın, hatamızı kabul etmek, özür dilemek ve daha iyi bir insan olmak için kendimizi değiştirmek bir büyüklük işaretidir.
Ancak, bu durumun üstesinden gelmenin bir baş belası olduğunu kabul etmeye değer.
Kendi hatalarımızı kabul etmek zordur, ancak bu durumun üstesinden gelmenin ilk adımıdır. Kendimize karşı dürüst olmak ve hatalarımızı kabul etmek, kendimize ve başkalarına duyduğumuz saygıyı ve sevgiyi gösterir. Peki kendimizi affetmek için ne yapabiliriz?
1. Karşınızdakini ve kendinizi suçlamayın.
İlişkiniz hangi nedenle biterse bitsin karşınızdakini suçlamaya çalışmayın. Bu senin hatan olsa ve inciten sen olsan bile, kendini suçlamaya çalışma. Bağlar, iki kişinin yaşadığı bir süreçtir. Bazen ne kadar uğraşırsan uğraş korkunç şeyler olur ve insanlar kırılır. Bu, birinin tüm suçu üstlenmesini veya cezalandırılmasını gerektirmez. Bu yüzden kendinizi ve eşinizi suçlamayı bırakın.
2. Övünmeyi aklınızdan bile geçirmeyin.
Evet, dikkat çeken yanlış kişi olmak her zaman kolay değildir. Her şeyden önce çevrenizdeki insanlar ve hatta ailenizin size bakış açısı değişebilir. Bu gibi durumlarda, durumdan çıkmak için böbürlenmek isteyebilirsiniz, ancak bu asla analiz yöntemi değildir. Ne yaptığınız ve nasıl hissettiğiniz konusunda dürüst olmak, uzun vadede sizin için en iyi sonucu verecektir.
3. Eşinizin ve etrafınızdakilerin ihtiyaçlarına saygı gösterin.
Ne kadar dürüst olursanız olun, kendinizi kötü hissetseniz bile bu, çevrenizdeki insanların sizi hemen affetmesi gerektiği anlamına gelmez. Hatalarınız affedilmeden önce onların ihtiyaçlarına saygı duymanız gerekecek. Başkalarına zaman tanıyın ve sizden istediklerine saygı gösterin. Sizi gerçekten önemsiyorlarsa, bir süre sonra geri döneceklerdir.
4. Kendinizi affedin.
Yaptığınız hataların farkına varır ve gerçekten pişmanlık duyarsanız, yapabileceğiniz fazla bir şey yoktur. Üzüntü ve keder içinde yaşamak yerine kendinizi affetmeye çalışın. Sonuçta siz kendinizi affedemiyorsanız çevrenizdekiler nasıl affedsin?
5. İlgilenilen ‘kötü insan’ olduğunuzu kabul ettikten sonra, kendi iç dünyanızı daha iyi anlamaya çalışın.
Duygusal farkındalığınızı geliştirmek, kendinizi ve başkalarını neden incittiğinizi anlamanıza yardımcı olabilir. Kendinizi anladıkça duygusal tepkilerinizi kontrol etmeyi öğrenir ve daha sağlıklı iletişim kurma becerisi kazanırsınız. Bu, hem kendinizle hem de başkalarıyla olan bağlantılarınıza yardımcı olur.
6. “İyileşmek” için acele etmeyin.
Kendinizi hızlı bir değişiklik yapmaya zorlamak yerine, bu sürece sabırla yaklaşın. Kendinizi ve başkalarını affetmek için zaman ayırın. “İyileşmeniz” bir gecede gerçekleşmez ve bu süreçte sabırlı ve kendinize karşı nazik olmanız değerlidir.
7. Karşınızdaki kişiden özür dileyin.
Hatalarınızı kabul ettikten sonra eşinizden ve etkilenen diğer kişilerden özür dilemek değerli bir adımdır. Bu, hem sizin hem de diğer kişinin yaralarını iyileştirmeye yardımcı olabilir. Ancak özür dilerken, diğer kişinin duygularını ve ihtiyaçlarını saygıyla kabul edin.
8. Mümkünse sağlıklı bir sohbetle bitişler belirleyin.
Ayar, partnerinizle ve etkilenen insanlarla sona erer, hem kendinizin hem de diğer kişinin ihtiyaç ve sınırlarını savunmanıza yardımcı olur. Bu sınırlar, bağlantınızı daha istikrarlı ve saygılı hale getirir ve karşılıklı saygı ve anlayışı teşvik eder. Ancak bazen sınırı belirlemek mümkün olmayabilir.
9. Yaptığınızı da size yapılanı da çarpıtmayın.
Bunun yerine dürüst olun ve olan tüm yanlışları anlatın ve çevrenizdekilere sizi affetmeleri için zaman verin. Bu sayede hem kendinizi rahat hissedecek hem de çevrenizdeki insanlara saygınızı göstermiş olacaksınız.
10. Kendinize sevgi ve şefkat gösterin.
Hatalarınız için kendinizi suçlamak yerine, kendinize sevgi ve şefkat göstermeye çalışın. Bu, hem kendinizi affetmeniz hem de durumdan ders çıkararak büyümeniz için uygun fırsatı sağlar.
11. Kendinizi diğer kişinin yerine koyun.
Eğer ‘kötü kişi’ iseniz, kendinizi diğer kişinin yerine koyun ve durumu onların bakış açısından anlamaya çalışın. Bu, empatinizi artırır ve başkalarına nasıl davranmanız gerektiği konusunda size rehberlik eder. Bu şekilde gelecekte aynı hataları tekrarlamazsınız.
12. Kendinizi aşırı analiz etmekten kaçının.
Kendinizi ve her hareketinizi çok fazla analiz etmek, genellikle suçluluk ve pişmanlık duygularını derinleştirir. Bunun yerine, hatalarınızı kabul edin ve onları nasıl düzeltebileceğinizi düşünün.
13. Kendi değerlerinizi yeniden tanımlayın.
Bir hata yaptığınızda kendi maliyetlerinizi sorgulamanız ve yeniden tanımlamanız değerlidir. Kendinize, başkalarına ve dünyaya karşı sorumluluklarınızı düşünün ve bu maliyetlerle hareket etmeye başlayın.
14. Arkadaşlarınıza sorun.
Bir durumdan çıkmakta zorlanıyorsanız, güvendiğiniz bir arkadaşınıza veya aile üyenize danışabilirsiniz. Bu kişiler empati kurabilir ve size farklı bir bakış açısı sağlayabilir.
15. Profesyonel yardım almayı düşünün.
Hala yaptığınız şeyi kabul edemiyor ve bununla baş edemiyorsanız, profesyonel yardım almayı düşünün. Bu tür bahislerde özel eğitim almış kişiler olduğu için psikologlar kendinizi ve duygularınızı daha iyi anlamanıza yardımcı olacaktır.
